4 Ekim 2007 Perşembe

Bir Jübilenin Ardı Sıra

Dün sabaha kadar her şey gayet normal giderken birden ne olduysa oldu ve ben henüz şiirini ezberlememiş 23 Nisan çocuğu gibi içimde milyonlarca kelebek etkisi saat 5'i zor ettim.
Dün ne mi oldu?Hem de bu denli heyecan verici.
Efendim,dün biz ailecek bir devri kapatıp,yeni bir devir başlattık kendi hane takvimimize göre...
Ağrılı,sızılı,mutlu,huzurlu,acılı,sancılı,gururlu,hüzünlü,özel ama çoğu kez de nankör bir devri kapadık.Artık ağrıyan,topallayan,tekme yiyen bacağın bende hiç mi hiç hükmü olmayacak:) En çok buna seviniyorum.Hatta dün son maçında sakatlanan eşime 'Ahh ahh' diyen seyircilere rağmen ben inanılmaz rahattım ;) Nasıl olsa haftaya oynanacak bir maçımız yoktu ve yedeğe kalma şansımız sıfır diye...Üzerimden dağlar gibi bir yükün kalktığını hissettim.Çünkü topçu sakatlanınca ailece top yekün sakatlanıveriyorsunuz.Ne zor iş ama...
Şimdi mi?Şimdi ise daha zor bir yola saptık.Futbolcuyken top oynayıp,maçını tamamlayan ve sadece kendinizden mesulken,gideceğimiz camianın malzemecisinden masörüne,topçusundan onun en küçük çocuğuna kadar tümünün sorumluluğunu hemen hemen tek başımıza sırtlanmaya niyetlendik.Bu camia küçük olmuş büyük olmuş hiç fark etmiyor.Yük aynı yük.Futbol aynı futbol.
Hayatımın en kısa ama en anlamlı maçını oynadım' diye konuşmasına başlayan eşime ve tüm kadro tribünde ki yerlerini almış bembeyaz tişörtleriyle maçı izleyen özel çocuklarımıza verilen destek için ne kadar teşekkür etsek az.Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum.
Eşimin bu son maçı kendi açısından her ne kadar manevi bir anlam taşısa da bu özel dernek için maddi anlamının güçlü olmasını istememiz kadar doğalı olamaz.Dernek üyelerine kol kanat gerenler olduğu gibi yüzlerine kapatılan kapılar da olmuş.Hayret ettim! İnsanımızın bilinçsizliğine mi,yanlış anlamları doğru yerlerde arayışlarına mı üzüldüm hiç bilemedim:(.'Hatta ben bir bilet alıyorum o gün gelip organizasyonun durumuna göre hareket edeceğim' demeye getirenlerin o gün orada olamayışını insanlık haline,sözlerinin ardında duramayışlarını hakketmedikleri yerlerde olmalarına bağladım.Bu tezatlıklar malesef hep var hep de var olacak..Kaldı ki Çan'ın özel çocukları için yürekten verilecek her bir kuruşun biz doğru yere gideceğinden öyle emindik ki.Emin olduğumuz için de sadece gelirinin kendi şahsımıza kalacağı bir organizasyondan vazgeçip maddi getirisinin böyle hayırlı bir yere gidebileceği bir organizasyona giriştik.
Statta ki binden fazla insana,3-4 saatini bu transfer sezonunda eşim ve Çan'ın özel çocukları adına ayırıp Türkiye'nin farklı illerinden gelen tüm futbolcu kardeşlerimize ne desek az gelir...
Dilerim bu faaliyetler hiç bitmez.
Dilerim bu ve benzeri niyette ki tüm organizasyonlar her kim yaparsa yapsın hak ettiği değeri bulur...

Hiç yorum yok: