27 Ekim 2007 Cumartesi

ŞU AN DA VAKİT:HAYAL VAKTİ...

Masalla gerçeğin harman olduğu bir resme bakıyorum şimdi.Keyif alarak.Tekrar tekrar.

Masmavi bir gök.Göğün mavisini demeye kelime yetmez.Hani deniz kenarında oturmuşsunuzdur.Durgundur deniz bir çarşaf misali,lekesiz,muntazam.İşte orada görebileceğiniz laciye yakın en güzel maviyi hayal edin.Kapayın gözlerinizi.Kapayın kapayın...

Gözünüzün alabildiğince mavi mi şimdi?Değilse hayalden vazgeçelim derim.Ya da en güzel maviyi hayalinizde bulana kadar bekleyelim.Olduysa devam...Sağ üst köşede aydede var.Onu da koyun yerine.Büyük ayı,küçük ayı takım yıldızları ve hemen altlarında kuyruğunda uzayıp giden puslu yıldız tozlarıyla kayan bir pırıltı.Yıldız kayıyor!!!Epeydir görmemiştim.Hadi dilek tutalım.Işıltılar,pırıltılar.Bulutlar köpük köpük.Hepsini yerli yerine koydunuz mu?

Devam öyleyse....

Ve toprak alabildiğine çimen ve alabildiğince kardelen.Bembeyaz çiçekler göbekleri sarı sarı.Ancak masal olabilecek kadar çok,diri...Serpin onları da toprağa.Bir rençber zerafetiyle serpin serpin.Gök ve yerin birleştiği ufuk çizgisi püfür püfür çimen...Bunu da böyle bilin;)

Sarışın bir erkek çocuk çimenlerde koşuyor,kumaş bir kısa pantolon giymiş.Yeşil tşörtü,pantolonu gri.Elinde bir uçurtma ipi.İpi takip ediyorum.Gözüm yavaş yavaş göğe çıkıyor.Aman Yarabbi!!!!Bir kutup ayısı uçurtması bu.Hem de bulutlardan bir kutup ayısı.

Kendi uçurtma,bedeni bulut,gözü parıldayan bir yıldız.

Oğlanın sağ omzunda bir tahta çanta hafif açılmış.Sanki farkında değil çantadan dökülenlerden.Çantanın bir ucundan kelebekler bir ucundan kardelenler,çimenler saçılıyor etrafa.Bulut ayının gözü pırıltılı,oğlan ona göz kırpmakta.Selâmlaşıyorlar mı ne?Galiba iri,sevimli,bulut kutup ayısı"Çantandakiler saçılıyor."demeye getiriyor o bakışı.Oğlan da:"Biliyorum.Biliyorum...Varsın dökülsün,saçılsın hepsi"demeye çalışıyor.Keyifli bir işbirlikçilik...Nasıl keyifli bir manzara ama.Masal kadar hem de.


Bu gerçekle masalın muntazam karması nefes kesici.En azından bana göre.Yeşili,maviyi,beyazı çok sevdiğimden belki.Kimin aklınden,gönlünden çıktı bilinmez ama besbelli hayatın yorduğu biri bu.Yorulmuş ve hayalini yorumlamış.Ya da bu kadar karamsar olmayayım.Hiç yorulmamış.Hep gördüğü hayatı anlatmış...

Perspektif aramıyorum.Sanatsallık?Hayır.
Çocukluğumuzun çizgi filmleri gibi işte daha ne olsun.Çiçeklerde hep kristal pırıltıları olmaz mıydı?Kızların koskocaman gözleri.Kendinden büyük saçlar.Yüzün yarısı göz.Ama hayranlık uyandıracak kadar güzel,masumane.Hiç kir,iz yok...

Artık keyifli,ayıbı olmayan hayat masallarda,masalımsı duvar kağıtlarında kalmış.
Ben de aldım hayatı masaüstüm yaptım;)Arada ufak delikanlının çantasını taşımak için.....

2 yorum:

Yelda Özyurt dedi ki...

Artik hergun seninle ayni resme bakacagiz:)
İtiraf ediyorum, su guzel yazini okumamis olsaydim,bu resim gordugum yerde kalirdi.
Hayata hep boyle guzel bak emi!

Hülya dedi ki...

Birgün hani olurda farklı bakamazsam yoluma beni ilk önce uyaracaklardan biri olduğuna yürekten inanasım var....